Masum şeffaf don muydu?
Bir kez daha koltuk arkalığımı dik duruma getirip kemerimi bağladıktan sonra Sabiha Gökçen’den Zürih’e doğru bulutları geçerek gökyüzüne tırmanmaktayız. Bu kez bambaşka bir bayrama hazırlanmaktayız. Tabii ki konu kurban olunca, dünyaya rezil olduğumuz, 26 kişinin tecavüz ettiği, hatta yüce adalete göre 13 yaşındaki yetişkin ve cinsel rızalı N.Ç. yerine bakalım yine daha nice rezillikleri atlamaktayız... Ne üresinlere ne de Üzmezler’e pek bakmayız. Nasıl olsa hepimiz kuş beyinli ve balık hafızalıyız. Yoksa zaten biz, dünya toplumlarındaki en çakma vicdanlı ama satılık ahlaklı değil miyiz?
Bayramlık ağzımla mı yazmalıyım yoksa ahmaklık mı sunmalıyım kararsızım. Kendimi asıp yazımın sonunda dehşet verici o ibretlik tecavüzü bir kez daha hatırlatmalıyım. Çünkü mantığın durduğu; adaletin guguk, hukukun ise buruk olduğu bir zaman kanalizasyonundan geçiyoruz...
Yurdumuz maalesef ki hayvanlara tecavüzde dünyada en ön sıralarda ve bu fiilin yüzde yetmişi büyük şehirlerde bulunmakta. Sadece at, eşek, inek, kedi, köpek değil kirpi, ördek, tavuk bile kurbanlar arasında yer almakta. Sebebi ise belki de eğitim-uygulamada Uganda’dan bile geri olduğumuzdan kaynaklanmakta.
Geçtiğimiz yıl, sevgili Tuna Arman ve Tuna Bayık önderliğinde 5199 sayılı kabahatler kanununda yer alan, hayvanlara uygulunan şiddet ve tecavüzü bir nebze olsun engellemek ve daha ağır ceza olması gerektiğini kamuoyu oluşturarak devlete anlatmak için megafon elde, tam 50 gün Galatasaray’da imza toplamıştık. 250.000 imza hâlâ Kanunlar Daire Başkanlığı’nda turşu oladursun, bir başka Kurban Bayramı’na daha ne yazık ki yine dehşet görüntüleri içinde ulaşmaktan geri kalmadık.
Anadolu Yakası’nda beş bine satılan büyükbaşı Avrupa Yakası’nda sekiz bine satıp, bir de köprüleri hayvan geçişine kapatıp, angusla angut zihniyet arasında yapılan ranta savaş açmayı atlasak da, üstüne üstlük caddeleri ve parkları kan gölüne bulasak da, hatta bu görüntüleri 30 perakende haber adına ana haberlerde baba baba halka dayasak da, unutulmaz olan o hikâye size bir başka gerçeği hatırlatır sanıyoruz...
Daha birkaç ay geçmemişti ki çöp kutusunda hukuka göre çocuk olan, garip oğlanın dâhiyane becerisi kesik başın ardından yine İstanbul Etiler’de ölü bir Kamerun papağanı bulundu. Zavallı kanatlının o durumu gerçekten içimize acı doldurmuştu. Veteriner kliniğinde yapılan otopsi sonucu ise gerçeği suratımıza hukukun bir başka hain tokatı gibi vurmuştu...
Anlaması ve inanması imkânsız olansa papağanın tecavüz sonucu ölmesi ve sokağa atılmış olduğuydu. Daha da vahşi olanı ise kadavranın içinde bulunan spermlerin birden fazla erkeğe ait oluşuydu...
Evet biliyorum şu an kanınız dondu.
Ama suçlu kurban gerçeği,
Ucu kaçmış yobaz uçkur değil de,
Sadece sapkın hayallerdeki masum şeffaf don muydu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder