Bu sayfada yer alan tüm yazı, resim ve buna benzer içeriğin tüm hakları Barbaros Sansal'a aittir. Izinsiz kopyalanması ve kullanılması yasaktır.

9 Aralık 2010 Perşembe

KARI TAVLAMANIN SONU TRİLYONLUK BOŞANMA TAV’IN 10. YILINDA KALKIŞ, KALMIŞ 10.SIRADA KALKMAYA VALLA !

Gecenin kabusuna dönüşen, divitin çizgili pijamalı ve atlet giymiş başbakan ile el ele yerdiğimiz halvetli döşeğimizdeki muhabbetimizin ardından sabaha karşı adeta zifaf gecesi sonunda şeytan bağlamış bir vaziyetde rüyamdan uyanıyorum,

Ununu eleyip duvara asmış ipe un seren tavırlıların rüyamda son derece munis, davetkar ve ihtiras dolu sureti guya bir tv kameramanının bodrum katındaki rurtubetli evin camının önünde cereyan etmiş. Günümüzde, omlet olsa ancak siyasilerin üzüm kırmızısı boyalı kafasına yetmeyecek pastorize yumurta zaten postarize politikalarına halt etmiş.

Çamlıca sırtlarından doğan güneş ters ışıktan dolayı, kara görünen bulutlara ulaşmadan kor rengi ışığını geçici bir sure için duvarıma vurmuş bile..
Çapaklı gözlerimi ovuşturup , akşamdan traşladığım nasırımın acısına aldırmadan doğruluyorum. Kocaman, kırılmaz bavula son bir göz atıp, hızla duşa dalıp, sinekkaydıyı yarına bırakıp hemen giyinip asansörü çağırıyorum..
Kentin daha keşmekeşe dönmemiş sahil yolundan Atatürk Havalimanı ‘na doğru yol almak üzere geç kalmamak için yardımcımla arabaya atlıyorum..

Yolculuk Afrikanın kuzeyi .Özel bir ziyaret sebeb i düzeyi…
Samatya civarlarını henüz geçmişken Toki,Tobb ve hadi sende kop misali her yere yeni yeni iliştirilmiş ya da reklam panosu dikilmiş çakma Dubai binaları görüntüleri bir kez daha rahatsız ediyor mahmurluğumu..
Malumunuz Jeep li VİP arabaları, çakaralmaz kılıklı led ışıklı otoların eşliğinde bir bir gelmekteler tercihli yoldan. Kimbilir ? Belki iş takibine ya da malum işleri işbilici ile bitirmeye ….

Uçuş kartımı alıp, Özal’ın takunyalarına TOKİ için peşkeş çekilmiş yurtdışına çıkış kelle harcını ödeyip , sanki kaçakçı ya da teröristmişiz gibi suratı sorunlu gümrük memurlarının da süzmesinden geçip hemen gümrüklü alana ulaşıyorum. Tım tıs ,dım tık; D&R gazinosundan hava limanının içine oynak bir göbek havası süzülüyor… Raflara dizili mastürbatif dergilerin tamamının kapağı ise E5 otoyolunda gece çalışan transseksüel kılıkli birbirinin benzeri bir çok kadın pazara konmuş.. Aklıma moda ikonları geliyor . Biricik Suden Paker umreye gidiyor..Yerli malı fıstıkçı, lokumcu dışında tek bir milli markanın olmadığı kapalı çarşı konseptli alanı geçip 308 nolu kapıya yöneliyorum…

Alan personeli ve yer ekibinin nezaketinin sebebini çok geçmeden ‘’Yemekteyiz’’ programına bağlı olduğunu anlıyorum, ‘’ ay barbunyanız harika, muhallebinin tarifini alabilirmiyim ..

Heygidi şehri Ulan Batur!
Mevhibe inönü , Toto Karaca, Hamiyet Yüceses, Müzeyyen Senar, Behiye Aksoy, Gönül Akkor’dan tut da , Özal , Yılmaz, Çiller, Erbakan, Yazıcı elbiselerini bu ülkeye sunmuşun 45 yıldır olmamış , şimdi meğerse şöhretin yolu zeytinyağlı dolmaymış…

Anons üzerine önce otobüse oradan da apron üzerinden Kahire uçağına binmek üzere uçağıma ulaşıyourm.. Yerlerimize yerleştikden sonar her tür güvenlik bilgisi bize sayısal ekranlar aracılığı ile anlatılıyor..
Motor çalıştırıyor ve pistbaşı yapmak üzere geri geri titreyerek park yerinden ayrılıp taxi yapmaya başlıyoruz…

Gözüm camdan dışarı dalmış, öğleye giri vuran bulanık günışığının altındaki etrafa göz atıyorum. Süleyman Demirel ‘in açılışını yaptığı mekan da dahil olmak üzere terminal binaları çokdan gözden ırakda..
Cat 3-4 ise üzeri kepçeler kamyonlar ile harıl harıl çalışmakta..
Henüz hangarların önüne geliyoruz ki uçağın artık yol almadığını görüyorum ., Ve olağan hale gelen bu ahmaklığa içimden okkalı bir küfür gönderiyorum ..
Deve kervanına bile yetmeyecek çevre ve iniş kalkış düzenlenmelerinin muhlis ve müsrif kahramanlarını anıp zaten kurban niyetine deve kesen hicive pek şaşmıyorum…

Aklıma birden aynı binada komşum olan bir avukata gelen hanımın beni görünce merdivenlerden koşarak nasıl kaçıp saklandığı geliyor .. Sosyal payalaşıma isim vermeden yazdığımda tüm günlük müstakil siyasi gezetelerin nasılda sayfalarına taşıdıkları hatırlanıyor.. Eee, Tezek kokan alanlar birilerini harmanlarken asıl temelli çoktan atılanlar nadasda yatıyor..Hemde epey ortak dostumuzun olduğu ve nice yıllardır büyükelçilikler vasıtası ile ne tarz çıkar ilişkilerini kurduğunu bildiğim halde ..

Derken pilot beyin anonsu geliveriyor transistörlü hurda radyo kıvamındaki hoperlörlerden

‘’KALKIŞDA 10. SIRADA OLDUĞUMUZDAN ……….. 1 SAAT 15 DAKİKA ’’

Şaha kalkışta bazılarının iddasına gore bu ülke nasılsa.
Ama ha bire havaalanı inşa eden zihniyet nedense iniş kalkış apronunun tamirat inşaatında müteaahid şöförünün arabasıyla formula 1 denemesi yaptırtmakta …

Bakın 10 yılında bugün Tav..
Kimbilir etrafından şer sokan kötü herifler yeniden nelere tav ?
Ama yolcu olmuş nasılsa kalkmaya 10 kala keklik gibi bir av..
Alan razı, alan vergisi veren zaten kazı kazan kazığı …
Şimdi ele almalı bam teliyle dalga geçmek için Aşık Veysel sazını.
Nasılsa rüyamda boş boş bakanın tasviriydi zebani halindeki azmanı..
Demk ki buna sebep olan aklı selim beylere de iyi uçuşlar demek hakkım var
Ister kendilerine ister karılarına artık gönül rahatlığı ile güle oyanaya kullansınlar….

Uç uç böceğim annen sana peçe takunya alacak ,
Kıçı açık sermaye yakında kıçına teneke bağlayacak ….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder