Bu sayfada yer alan tüm yazı, resim ve buna benzer içeriğin tüm hakları Barbaros Sansal'a aittir. Izinsiz kopyalanması ve kullanılması yasaktır.

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Tipine göre meslek..

Doyurmak için bakkallarına, sağlıkları için hastane ve sigorta primlerine ama imajları için terzilerine muhtaç yaşarlar …

cı’lı ci’li işler meslek olmaz, ya başlarını örter ya da kıçlarını açar pespaye hayatlar yaşarlar …hepsinin yüzlerine gülünür ama cenazelerinde helallik verenler arkasından epey küfür üfürür…







Tipine göre meslek..

Gazeteci : Ağzındaki Havana purosu cinsel organından büyük, pahalı altın saati bir iş takibinden ya da bir ihaleden hediye, sakallı ya da sakalsız, hep Amerikan rengi kravatlı ve kolalı yakalı hatta siyah pilot gözlüklüler ordusudur.

Bazıları çok renk kullanarak öne çıkmaya çalışsa da, Genelde içlerinde albenisi olan azdır. Dişileri, ünlülerin ya belden aşağısına çetele tutar özelliklere sahip olmalı ya da ekranlarda panter gibi siyaset veya magazin konuşarak erkekleri dağıtacak usluplar taşımalıdırlar. Çoğu zaten çok eşlidir ..Kabarık veya boyalı saça ya da sonradan takılmış sıkma başlara ihtiyaç duyarlar. Genelde bedava ve avanta hayat yaşayıp geçindikleri için göbekli olurlar .

Hiçbir kurum ve dernek takmazlar.

Bir tek patron ve yandaşlarına yalakalık yapar kafalarına göre lüks içinde yaşarlar.

Tabii bir diğer kısmı da ideallerinden ve vatanperverliklerinden ödün vermedği için demir kapılı yerlerde zorunlu tatile gönderilmiştir.

Ülkemizde 100 den fazlası tutukludur.



Kerhaneci : Üzüm siyahı boyalı saçlı, biryantinli cilalı, pala bıyıklı ve de bir kaç altındişli olurlar . Yumurta topuk mertcivan iskarpinler bıçkın delikanlı yürüyüşüne yardım eder ve beyaz çoraplar tutkularıdır. Yürüyüşleri tuzsuz deli bekire benzese de eller tesbih sallamaktan nasır bağlamıştır.

Dişileri deniz anası kadar yayvan, ağarmış saçları topuz ama dudaklarda muhakkak kıpkırmızı boya taşırlar. Altın, bu cinste küpe ve bilezik olmuştur .

Sermayeleri halk olsa da devlete çalışmak zorundadırlar. Genelde sonları cinayet adam yaralama gibi suçlardan mapus damında yaşlanmak olur.

Emekliliklerinde kenara çekilir ufak bir yaşama razı olurlar ..



Güvenlikçi : Hafif apaçi gibi jöleli saçlı, ya şişman ya çok zayıf ve yekpare kaşlıdırlar. Dişilerinde de ya uzun ya da kısa gibi benzer tezatlar sık sık görülür. Genelde güvenlikçi olamayacak kadar yetersiz tiptedirler. Özel şirketlerde 700 tl gibi bir ücretle kapı bekçiliğine gönderilirler. Çok azı meslek yüksek okulu mezunudur. Çoğu liseden terk bile olur. Verilen ünüformalar ile şekil iyice bozulur. Meslek terbiyeleri olmadığından ve hedef gibi en öne konduklarından omuzları kalkık ama öne bakık formda durular.

Çoğunlukla bağlı bulundukları Meslek Oda’ları ve örgütleri bulunmaz. Cemaat inşaat model teşkil ettiklerinden sektörlerinde bolcadırlar. Çok kısa süreli çalışıp hemen kaçarlar. O yüzden pek yaşlısına rastlanmaz.



Temizlikçi : Daha önceki yıllarda apartman camlarında şalvarlı ve yemenili görülen dişileri artık yer kovası ve ithal saplı paspaslı, genelde pembe ya da gri mavi önlüklü, üniformalı ve başları boneli hal alarak çağ atlamışlardır. Erkeklerine fıstıki yeşil ve çam yeşili kedi gözlü tulum ve yelekler takılarak taşaron hamalı yapıldıkları açıkça sergilenir. Genelde sendikasız hatta bazen sigortasızdırlar ..

En uzun süreli meslekler arasındadır, elden ayaktan düşüp muhtaç hale gelene kadar temizler ama bir türlü temizliği bitiremezler.

Hukuğa işleri hırsızlık iftirasına uğradıklarında ya da cinsel taciz olduğunda düşer.

Genelde namuslu ve ahlaklı insanlar bu durumdadırlar.



Öğrenci : Devlet tarafından en keriz ve en yağlı müşteri haline geldikten sonra meslek halini alır.

0-5 yaşında çalışma kampını andıran, kapısı okulundan görkemli formasyon fabrikalarında çalışan işçiler gibidirler. Dişilerinde kimi pardesü ve eşarpla örtündüğünden tipi pek anlaşılamaz. Erkeklerinde ise kimi ya bele kadar yüksek gri kumaş pantalon ve beyaz gömlekli, kimi de jean ve küpeli olmak üzere çok çeşitli özellikler sergiler. Herhangi bir şekilde bakanlıkları, sigortaları, sendikaları bulunmaz.

Sesini yükselten ya atılır ya da içeri tıkılır. Gaziantep Üniversitesi’nde 55 yaşında hala 4. sınıfta olanlar vardır.

Ancak 600′den fazlası sisteme itiraz ettiklerinden çeşitli nedenlerle hapiste bulunmaktadır.

Yönetimler onları genelde bozuk süt, job, tekme, biber gazı, hardal gazı gibi ürünler ile beslerler.

Ancak lüks vakıf okulları ve kolejlerde okuyanlar bu gruba girmezler, onlar Jaguar arabaya sadrazamın sol hayasından düştükleri için binerler.



Oyuncu – Şarkıcı : Toplumun en öncü şekillendiricileridir. Erkekleri çok küçük yaşta ya amele ya fakir olarak mesleğe başlar. Genelde kalın kaşlı, çok saçlı, gözü yaşlıdırlar.

Bir abla ya da abi ellerinden tutunca lüks araçlı bol karılı hayatları başlar. Haydan gelen huya giderek yaşar, herkese tafra yaparlar.

Dişileri bol estetik ameliyatlıdır. Kalkık kaşlar şişmiş dudak ve göğüsler zengin erkekler ile çok seviyeli ilişkiler toplumun ahlakını da belirler.

Herkesin olmak istediği meslekler arasında olsa da bu sektörde zengin olarak ölenine çok az rastlanır, çabuk kocadıklarından yardım jübilelerine malzeme olurlar.

Dernek falan olsa da muhakkak imaj makerları ve danışmanları da olur. Fal, silah, kumar, alkol, uyuşturucu, seks, şan ve şöhret içinde kelebek gibi pır pır coşarlar.

Genelde asosyal ve apolitik olsalar da siyasetçilerden ve gazetecilerden de avantaya bayılırlar. Karşılıklı popülerlik ilkeleri böyle doğar.

Hukuğa, o bana bunu dedi ben ona bunu dedim kavgaları ile yada boşanma davaları ile hep muhtaçtırlar.

Çok azı iz bırakır…



Siyasetçi : Hemen hemen hepsi göbeklidir.

Saçlarının tepe kısımları ve bıyıkları ile kaşları akaju siyahı abanoz rengi boyalı olur.

Kravat iğnesiz, rozetsiz, kol düğmesiz pek gezmezler. İllaki çapkındırlar .. Hatta plastik çiçekleri bile sularlar. Bir dönem parlemantoda olmaları hem kendi haklarını hemde seçmenlerinin haklarını belirler.

Genelde dişileri illaki metazori oraya gelmişlerdir. Zaten en kışkırtıcıları dişileridir.

Zengin ve dokunulmaz olmanın en arpalık mesleğidir. Bedava yer içer, yaşar, barınır, tedavi olur, yolculuk ederler.

Hukuk onların yanındadır, asılsalar bile sonlarında hep haklı dırlar va ak dırlar .



Sanatçı (!) : Bu ülkede haindir hedeftir gereksizdir…

Eski köye yeni adet getirmeye, başımıza icat çıkarmaya çalıştıklarından ucube denir, içine tükürülür, hedef gösterilirler.

Sahneleri eserleri performansları hep sorun yaratır.

Kimseye benzemediklerinden ve kendi olduklarından aykırıdırlar ancak mesleki adları bile bu gurup altına toplandığından çaresiz kalırlar.

Oysa virtüöz müzisyen, ressam, heykeltraş, balerin, balet, tenor, bariton, seramik sadekar, gibi bir çok kolda gerçekten meslek sahibi olurlar .

Ancak ne gazeteci ne siyasetçi ne kerhaneci ne de temizlikçi ve güvenlikçi onları anlayamaz. anlayan belki öğrenci olsa da onlarda sürekli afyonlandıklarından zor algılarlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder