Bu sayfada yer alan tüm yazı, resim ve buna benzer içeriğin tüm hakları Barbaros Sansal'a aittir. Izinsiz kopyalanması ve kullanılması yasaktır.

5 Mayıs 2013 Pazar

Eğlence mekânları eskort kadın çalıştırıyor


Barbaros Şansal bu hafta kulüp işletmecisi Kalust Şalcıoğlu ile konuştu. Deprem konusunda master’lı inşaat mühendisi genç işadamı, gece hayatında deprem etkisi yaratacak açıklamalarda bulundu…
BARBAROS ŞANSAL-barbarossansal57@hotmail.com
Fotoğraf: UYGAR TAYLAN

Kalust Şalcıoğlu, 1978’de İstanbul’da doğan, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu bir inşaat mühendisi. Ancak hayatı boyunca yapmadığı iş kalmamış. Boğaziçi Üniversitesi’nde deprem üzerine yüksek lisansını tamamladıktan sonra bir yıl kadar da Nurseli İdiz’in babasıProfesör Nafiz Çamlıbel’in yanında çalışmış.
Türkiye’de ‘Tempur yatak’ kavramını başlatırken, ticareti Google’dan okuyarak öğrendiğini söyleyen engin bir zekâ. Bir müddet de Nijerya’da yaşamış ve çalışmış. Bugün ünlü Richie partilerinin başkomutanı Kalust Şalcıoğlu’yla sohbete dalıyoruz.

- Nedir bu meşhur Richie partileri?
Her şey bir gazetedeki, “Öz hakiki Richie Rich; kim, kimden daha Rich?” haberiyle başladı. Mert Vidinli ve Çağla Gürsoy adındaki iki genç böyle partiler yapıyormuş. Fakat Türk Ticaret Kanunu’na göre marka hakkını almıştım. Bir telefon geldi partilerin yapıldığı otelden, “İsmimizi kullanıyorsunuz” dediler. Hatta ortaklık bile teklif ettiler, anlaşamadık. Hak bende kaldı. Sosyal medyada ses getirmeye başladı.

- Neler oluyor partilerde, kim geliyor? 
9 ay önce Google’da Kalust Şalcıoğlu yazıldığında sonuç çıkmıyordu, bugün durum farklı. Marka yönetimiyle oldu. Yaptığımız her şey içten. Bir ağabeyim, “Hiçbir erkeğin kanı aynı anda hem belden aşağı, hem yukarısını yönetmeye yetmez” demişti. Ben de başka bir açıdan bakarak, bu kavramdan referansla kendime uygun yöntemlerle işe başladım. Örneğin kapıya birtakım gazeteciler gelir ve “Bana enayi misin? Neden gizli kamera çekimi yaptırıp magazine düşürmüyorsun konukları?” diye sorar. Üçüncü dünya ülkelerinde eğlence ve cinsellik bir arada yürümesine rağmen, bizde böyle bir anlayış yok. Gece çıkan, gerçekten eğlenmek isteyen kitle gelir. Kesin çizgilerimiz de vardır, meselâ masaya oturan müşteri kuruyemişin içinden bir tane bile alsa, kalktığında derhal çöpe dökülür. ABD’deki eğlence yerlerinde yapılan bir araştırma, tuzlu fıstık üzerinde tam 67 adet idrar artığı olabileceğini gösterdi.

- Peki konukların, müşteri profili nasıl?
3-4 yıldır gece hayatına küsmüş; belli bir rafine çizgide olanlar ağırlıkta. Çünkü bizim partilerde kimse kimseyi rahatsız etmez. Travesti de gelir, eşcinsel de. Ayrım yapmayız. Kimsenin özgürlüğü başka birinin özgürlüğüne dokunmadığı sürece mesele yok. Yeter ki temiz, bakımlı olsun kokmasın.

- Ünlülerden gelen var mı?
Çok.

- Mesela kim?
Söylemem.


ŞEHRAZAT’A TAPARIM
- Neden; mankenler falan mı?

Ben mankenleri, oyuncu ve şarkıcıları ünlü olarak görmüyorum zaten. Bana kültür ve nezaket katan insanları takip ederim. Mesela Şehrazat Söylemezoğlu’na adeta taparım.

- Alkol var, para var. Kadınlar, erkekler hatta eşcinsel ve travestiler bile var. Nasıl kavga çıkmıyor bu partilerde? 
Tek bir güvenlik görevlimiz var kapıda. O da hep Twitter başında zaten. Bazen karakoldan bile gelip soruyorlar; “Neden olay çıkmıyor bu kulüpte?” diye. Amerika’yı baştan keşfetmenin gereği yok. Personeli dikkatli seçiyorum. İçki markalarından servis şekillerine hatta duruşuna dek her yönüyle eğitiyoruz arkadaşlarımızı. Hepsine, kadın müşterilere karşı, “Hepimiz geyiz” dedirtiyorum. Ama müşteri geyse “Hepimiz heteroseksüeliz” diyorlar. Misafirimizle aramızdaki mesafeyi koruruz böylece. Sektörde olamayan bir dürüstlüğü ilke edindik.

- Bunun devamı ne olacak? 
İnsanlar hep bu işlerin parayla yapıldığını zannediyor, aslında öyle değil.

- Bizde her şey zor. Çözüm yoksa kolay çözüm bulabilen biri misin?
Dünyada ne iş yaparsanız yapın aslında her şey satış ve pazarlama. Sahip olduğunuz bilgi, görgü, servis ya da üretimi doğru pazarlamaz ve satamazsanız her şey boş. İnsanlar kişisel markalarıyla bütünleştirerek bunu sağlıyor. Yani bir işi ya ilk siz yapacaksınız ya da en iyi siz yapacaksınız. Seneye belki yazlık bir yerle devam edebiliriz ama artık bana gelen insanlar yatırımcı ve para koymama gerek yok. Türkiye’de büyük organizasyon yapılamıyor. ‘Sensation White’ diye bir şey yaptılar, sonuçlarını gördük zaten.

DAMSIZ ALMIYORUM
- Hiç sorma sahibesini de Amsterdam’dan tanıdığımdan, özel davetliydim ama ne berbatlıklar gördüm. 10 dakikada terk ettim orayı. Tam bir rezillikti. Neden olamıyor?

Sonunda diyeceksiniz ki “Damsız almıyorum”. Bize iki erkek, bir kadın gelenin bile şansı zor.

- Ama Batı’da tek kadın da almazlar.
Tabii. Yunanistan’da çok kadının tacizine uğradım. Kusursuz bir cinsel ilişkide kadının aldığı zevk, erkeğin 6,3 katı. Bizim gibi kadının cinsel mit olduğu yerlerde şöyle bir durum var: Ben bir kadını alacağım, dışarı çıkaracağım, para harcayacağım, sonra yatağa gideceğiz ve tüm performans bende olacak. Aslında kadının erkeğe ihtiyacı var, erkeğin kadına değil. Erotik mağazalarda en çok vibratör satılır. Cinsellik benim partilerim için etken değil ama hayatın içinde. Hele de İstanbul’da. Birçok yerde; 5 yıldızlı otellerde bile eskortlar çalıştırılabiliyor. Bazı mekânlar ücretsiz kadın sağlıyor. O kadınların olduğu yerlerde erkekler de içeri alınıyor ve bir kalabalık sağlanıyor. Sonra, dışarıdan müşteri kabul ediliyor. İşte sorun burada başlıyor. Oradaki tek erkek, her kadını yalnız; her tek kadın da her erkeği yalnız zannedince gereksiz temaslar oluşabiliyor.

- Peki, kadınlar mı daha çok sarhoş oluyor, erkekler mi?
Kadınlar tabii ki.

- Aralarındaki fark ne?
Kadınlar daha zor. Kendilerini toplamaları zor oluyor ve diğer kadınlar yardımcı olmuyor, tüm sorumluluk erkeklere kalıyor.

- Bir tarafta Bebek’teki kadın, diğer tarafta Beşiktaş’ta 1 Mayıs’ta olan kadın. 
Bebek’teki kadın Beşiktaş’takinden habersiz. Dünyası daha renkli görünüyor ama aslında koyu. İşsiz, sabah spor, sonra alışveriş derken; restoran, gece kulübü diye yaşayan kadınlar... O kadınlar geçmişlerini terk edemeyecek. Kadınlar erkeklerin geleceklerini, erkekler kadınların geçmişlerini satın alır…
Yan masada yemekte olan, ünlü sosyetik beyin bizi nasıl dikkatle dinlediğinin farkına vardığımızda lâfı hemen toparlıyoruz. Hesabı ödeyip canlı yayına ulaşmak üzerine bir kez daha kentin trafiğine dalıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder