Bu sayfada yer alan tüm yazı, resim ve buna benzer içeriğin tüm hakları Barbaros Sansal'a aittir. Izinsiz kopyalanması ve kullanılması yasaktır.

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Tarihimizle Yüzleşelim.

Alıştıra alıştıra yakında yapıştırılır alnımıza alaturca alatura … Demezler ise namerdim,

TARİHİMİZLE YÜZLEŞELİM diyecekler adım gibi eminim…

Küçücük bir çocukken ninemin kolunda Maraş burması altın bir bilezik görmüştüm,

Boynunda da ucunda Cumhuriyet altını olan Diyarbakır usulü karpuz çekirdeği de denen bir zincir…

Üstelik oralarda henüz Sütçü İmam Üniversitesi bile yok iken, ergen aklım cahilken ve de elimde kaymaklı maraş dondurması şapur şupur yalarken…

Bilemezdim elbet o yaşta Mardin gümüşünü ve yanında Süryani şarabını…

Midyat’a pirince giderken Mor Gabriel’de bulunur muydu acaba bulgur pilavı?

“Dondurmam Gaymak” filmi zaten ortada gaydırı guppak bu günlerde erken…

“Teke tüke sakalı, oy madımak” da oynamıştım ilkokuldayken.

Bugün koca adamların oynadığı küçük oyunları düşlemeden…

Gençliğimde yanıverdi Madımak oteli birden… Ne tesadüf ki içi, aydın birçok masum insan doluyken.

Çember sakallı zanlı ise bugün eller boşta gezerken…

Hafik ve Suşehri zaten o yıllarda Beyoğlu’nda bile meşhurdu alenen…

Sonra, dersimi daha çalışmamışken, dersim özürü geliverdi nasılsa birden…

Henüz soykırım tartışılırken ayna düştü kırıldı birdenbire aklımdaki yerinden…

Erivan’ın adı Vaneli olsun diyen, baktım ki bir milyar dolarlık vergisiz ticareti pekiştirivermiş Bursa futbolmasisinden…

Azeri bayrakları ise acilen toplanıvermişti “O” gün taraftarın elinden…

Dokunmatik demokratik, bu iş aslında artık biraz ayarmatik!!!!

Parçaları yeniden topladım dün gece aniden rüyamda…

Maraş Kahraman bir çakma olmuştu kanunla.

Antep de zaten gazi, urfa ise şanlı ama şambaba misali…

Bitlis’ten 5 minare Newyork’a, Siirt’de çocuklara tecavüz gırla…

Tunceli, Kamer Genç usulü çiçek sulasa Hakkari Üzümlü Dağlıca Aktütün üçgeni arasında!!!!

Bagajında, Kilis’ten tabak bulundu diye tutuklanıp aylarca hapise atılan Lale Oraloğlu da aklımda oysa. Sanırım bu ara bir dönme dolap dönüyor ama

lağam çukurunda.

Madımak Oteli de, et lokantası yerine, son dakika olamadı Utanç Müzesi bile, çünkü değil ki kimsenin umurunda…

Dersim ise ayrı bir polemik peşinde ama unutulmadı Kubilay ve Menemen omlet değil ki zaten meclisin lokanta listesinde.

Bu durumda çözüverdim ruhumda, çünkü aslı malum adamlarca dumura uğratılmakta…

Karıştıranın alnını karışlarım,

Bakın nedir benim kanım…

Fransa’ya boykot diyenler ticareti iki kat körüklerler…

İsrail’e ‘’van münit’’ ama Van’da çadırda kalmadı bile ümide tek kibrit!

Tarım zaten olmuş bak hibrit.

Elbette ki “Angut”lar getirtecek kısır angus ki olalım ifrit…

Yavaş yavaş yerli belgeseller de yumuşuyor…

Car car atıp tutanlar Üsküdar’da fena yelleniyor…
Ve sizi yakında son bir manevra daha bekliyor…

Demezler ise namerdim, emperyalist zihniyet

“TARİHİMİZLE YÜZLEŞELİM”

diyecek artık adım gibi eminim…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder